Okulların kapanışı ve yaz mevsiminin gelişi ile tatiller başladı. Hem seyahatler sırasında gözlemlediğim durum hem de ebeveynlerden çok sık duyduğum cümle ise: ‘Çocuk ile tatil mi yaptık yoksa daha mı çok yorulduk anlayamadım.’
Ebeveynler çokça zaman öncesinden tüm tatillerini çocuklarının rahat edeceğine inandıkları biçimde planlasalar da keyif almadıklarını ve oldukça yorulduklarını belirtiyorlar. Bir heves ile seçtikleri çocuklara dönük etkinliklerle dolu alanlarda yaptıkları tatil onları hayal kırıklığına uğratabiliyor.
‘Bizim çocuk hiçbir şeye katılmak istemedi.’
Bizimkisi hep sorun çıkardı.’
‘Oradan oraya peşinden koşarken eşim ile tartışma halindeydik.’
‘Akranlarının arasına girmek istemedi. Ona çok karışık ve kalabalık geldi.’
Tüm bunlar ve daha fazlası ebeveynlerden sıklıkla duyduğum serzenişler arasında…
Çokça aldığım soru ise: ‘Çocuklu tatil için nereyi seçmeliyiz ve neye dikkat etmeliyiz?’
Çocukların da sakinliğe ve dinginliğe ihtiyacı vardır!
Ebeveynler, çocuklarının daha çok rahat etmesini ve eğlenmesini isterken, onların da dinlenmeye, yalnızlığa veya sakinliğe ihtiyaç hissettiklerini atlayabiliyorlar. Sonrası ise söz ettiğimiz, heves ile yapılmış tercihler, hayal kırıklıkları ve serzenişler…
Çocuklar ile yapılacak tatillerde ebeveynler nelere dikkat etmeli?
İlk olarak ebeveynler, yalnızca çocuklara dönük içerik ve etkinliklerin üretildiği konsept alanlardan ziyade kendi aile sistemlerinin sakinleşeceği ve keyif alacağı, tüm aile bireylerine hitap eden alanları seçmelidirler. Çocukların da sakinliğe, dinginliğe ihtiyacı olduğunu atlamamalıdırlar. Su kaydırağından oyun alanına, oyun alanından çocuk yarışmalarına koşturulan mekanlar yerine, sakin bir deniz kenarında ailece mısır veya dondurma yiyerek vakit geçirmeye, yüzmeye, kenarda kum ile oynamaya, dalgalardan kaçmaya -yeni çağa göre sıkıcı adlandırılabilecek etkinliklere- ihtiyaç duyulduğu unutulmamalıdır.
Ebeveynler ile bir sahilde yürüyüp deniz kabuğu veya taş toplamanın, suyun altında kaç saniye nefesini tutabilirsin yarışı yapmanın, iki kolluktan tek kolluğa düştükten sonraki heyecanı paylaşmanın yaşam boyu herkes için hatırlanacak olaylar olduğu ebeveynlerin kendi yaşantılarından da çıkarımda bulunabileceği anılardır.
Sizler de Küçük Prens’in söylediği gibi bir zamanlar çocuktunuz sevgili ebeveynler… Siz yaz tatillerinizde ne yapardınız? Belki bu sorunun yanıtını hatırlamak sizleri çocuklar ile beraber keyif alacağınız bir tatile götürecektir. Hiç bilmediğiniz bir yerde keşif için yürümek, balık tutmak, fotoğraf çekmek, birlikte bisiklete binmek, sohbet etmek ya da bambaşka bir şey…
Tatil, günlük yaşamın temposundan uzakta, öncelikle olarak kendinize ve ailenize vakit ayırdığınız her an ve her yerdir.
Büyüdüğüm o canım Güre Sahili’ne, anneanne-dede yazlığına, iğde ağaçlarına, çoban köpeği Pamuk’a, aynı zamanda bu yazıyı okuyarak bize katılan tüm ebeveynlerin çocukluktaki en güzel anılarının geçtiği o yere…
Özlem ve minnetle…
Uzman Klinik Psikolog
Ilgın ÇAKMAK
Mia Emirgan Okul Müdürü
